Kadınlara özel poliklinik

İzmir Kent Hastanesi, kadınlarda en sık görülen kanser türü olan ve yaklaşık her 8 kadından birinin hayatının bir döneminde karşısına çıkan meme kanserine yenik düşmemeleri için erken tanı tarama programı başlattı.

  • 0
  • 627
Kadınlara özel poliklinik
© bizimizmir.net
Yazı Boyutu:

İzmir Kent Hastanesi, kadınlarda en sık görülen kanser türü olan ve yaklaşık her 8 kadından birinin hayatının bir döneminde karşısına çıkan meme kanserine yenik düşmemeleri için erken tanı tarama programı başlattı. Prof. Dr. Ömer Harmancıoğlu, “Erken ve doğru tanı için fizik muayene ve görüntüleme tetkiklerinin birlikte ve uzman ekip tarafından yapılması çok önemli. Meme Sağlığı Merkezimizde bu multidisipliner hizmeti vereceğiz” dedi.

İzmir Kent Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Harmancıoğlu, Dünya genelinde 50-60 olan meme kanseri görülme yaşının Türkiye’de 40’lı yaşlara düştüğünü, sıklığının arttığını kaydetti. Prof. Dr. Harmancıoğlu erken evrede yakalandığında meme kanserinin artık tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu belirtirken, tanı koymadaki inceliklere dikkat çekti. “Meme kanserinde şifa bulmanın en emin yolu erken tanıdır” diyen Harmancıoğlu şöyle konuştu:

FİZİK MUAYENE OLMADAN OLMAZ
“Hastalığı ne kadar küçük yakalarsak tedavisi hem o kadar basit hem o kadar emin. Bu bakımdan belirli bir yaştan sonra ya da ailesel riski taşıyanların erken yaşlarından itibaren meme kontrolünü yaptırmaları kendi çıkarlarına olur. Korku insanı maalesef hastalıktan ve ölümden kurtarmıyor. Kadınlarımıza böyle merkezlere belirli aralıklarla müracaat etmenin en doğru yol olduğunu kabul ettirmemiz lazım. Meme hastalıklarında sıklıkla kullandığımız üç tanı yöntemimiz var. Mamografi, ultrasonografi ve fizik muayene. Bu üçünün birlikte yapılması gerekiyor. Sadece mamografi ve ultrason çekildiğinde atlama olasılığı söz konusu oluyor. Meme ultrasonu, mevcut kitleleri gösterir. Mamografi ise olabileceklerin yerlerrini ve ön bilgilerini verebilen tetkiktir. Bu ikisinin tanı değeri; ultrason yüzde 75, mamografiyle birleşince yüzde 85’lere çıkar. Ancak geri kalan yüzde 15’i ise ultrason ve mamografiyle görüntü vermeyen meme kitleleri oluşturur. Bizim patolojik anatomi olarak lobüler kanser (süt bezlerinin kaynaklanan meme kanserleri) dediğimiz kanserlerdir. Bunların tanısı tecrübeli hekimler tarafından elle muayenesinde şüphelerle ortaya çıkan kanserlerdir. Fizik muayene bu işin esas parçalarından biridir. Tanı değerini çok artırır. Tetkiklerin aynı ekip tarafından değerlendirmesi çok önemlidir. İzmir Kent Hastanesi Meme Sağlığı Merkezi’nde biz bu multidisipliner çalışmayı yapıyoruz. Ayrıca ailesinde meme kanseri olanlarda gen analizine önem veriyoruz. İki kuşakta meme kanseri varsa gen araştırması yapıp gerekli tedbirleri alıyoruz. Gen analizi koruyucu cerrahi ya da koruyucu ilaç tedavisi ile hastalığın görülme sıklığını ortadan kaldırıyor. Yani hastalığı bertaraf ediyor.”

YORUM YAZ
Diğer Haberler

Bu uyarıya kulak verin

On Binde Bir Görülen Hastalık başarıyla tedavi edildi

MR Eşliğinde Biyopsi İşlemi

Ferhat, artık özgür yaşayabilecek!

Göz İçi Lenslerindeki Son Gelişmeler

DEÜ'DEN Kadınlar Gününe özel sağlık yatırımı

Arşiv