Haftanın Sözü: "Herkez dünyayı değiştirmeyi düşünüyor da kimse kendini değiştirmeyi düşünmüyor TOLSTOY
5 Haziran Cumartesi DÜNYA ÇEVRE GÜNÜ. Dünyada bir hafta süren etkinliklerle, çevrenin önemi, dünyanın karşı karşıya kaldığı tehlikeler ve alınması gereken önlemler sivil ve kamu kurumları tarafından işlenilecek.
Çevre ve Yaşam köşemiz dünya çevre gününde düzenlenecek törenle 5nci çevre ödülü alacak. ISO 9001 belgeli Karşıyaka Belediyesi Çevre Komisyonunun büyük bir titizlikle incelemesi sonucu, Doğan Grubu, Selçuk Yaşar, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, Ege Orman Vakfı ve bazı okullarda ödül alacak. Dünya Çevre Günü, 1972 yılında Birleşmiş Milletler tarafından İsveç'in başkenti Stockholm'de düzenlenen bir zirve toplantısında gündeme gelmiş. İnsanoğlunun aşırı hırsları, önlemi alınmayan sanayileşme, plansız şehirleşme, tarım arazilerinin sanayi ve konut imarına açılması, su toplama havzalarında konutlaşmaya devam edilmesi, deniz, akarsu ve derelere sanayi ve evsel atıkların boşaltılması ve buna benzer kirlenmeler kararın alınmasında en büyük etken olmuş. 113 ülkenin katıldığı toplantıda 5 Haziran Dünya Çevre Günü ilan edilmiş. İçinde bulunduğumuz yüzyıl, bir çok teknolojik imkanları insanlığın hizmetine sunarken, bir yanda da insanlığın ortak malı olan çevreden geri getirilmesi zor, hatta imkansız varlıkları da alıp götürdü. Çevre kirliliği, doğanın kendini temizleme gücünün üstünde olan yüklerin çevrede meydana getirdiği birikimlerdir. Doğayı kirleten ve ekolojik dengeyi bozan başlıca etken insan unsurudur. Yapılan araştırmalar dünyadaki mevcut çevre kirliliğinin yüzde 50'sinin son 35 yılda meydana geldiğini ortaya koymaktadır. Son yıllarda teknoloji ve sanayiinin baş döndürücü hızlı gelişmesi, aşırı nüfus artışı, plansız endüstrileşme ve sağlıksız kentleşme, nükleer denemeler, bölgesel savaşlar, verimi arttırmak amacıyla tarımda kimyasal maddelerin bilinçsizce kullanılması insanların yol açtığı en büyük zararlar olarak görülmektedir. Çevre eğitiminin ana hedefi, yeni bir insan tipini, ahlak anlayışını ve tüketim bilincini topluma kazandırmaktır. İhtiyacı kadar tüketen, gelecek nesillere karşı sorumluluk hisseden, çevre sorunlarına duyarlı ve bilinçli bir insan modeli dünyanın daha uzun ömürlü ve sağlıklı olmasını sağlayacaktır. Dünya Çevre Gününüz kutlu olsun.
BUNLARI BİLİYOR MUSUNUZ?
*2000 yılı Birleşmiş Milletler verilerine göre; dünyadaki 7 milyar insandan 2 milyarının açlık çektiğini ve her yıl çoğu çocuk olmak üzere, 20 milyon kişinin açlıktan öldüğünü,
* Ülkemizde bir günde üretilen 150 milyon civarındaki ekmeğin 15 milyonunun çöpe atıldığını ve bunun maliyetinin yaklaşık 3 milyonTL. olduğunu,
*Son yüz yılda dünyada 32 bin bitki türünün hemen hepsinin yok olduğunu, yine hayvan ve bitki türlerinden günde 3 canlı türünün neslinin tükendiğini, 10 yıl sonrasında ise 3 canlı türünün tükeneceğini,
* Dünyada her yıl erozyona uğramış 25 milyar ton toprağın çeşitli sebeplerle taşınıp akarsu ve denizlere gitmekte olduğunu,
* Saatte 3 bin dönüm, dakikada ise 50 dönüm ormanın çeşitli şekillerde yok edildiğini,
* 3.7 litre benzinin yaklaşık 3 milyon litre içme suyunu kirlettiği, bir litre kullanılmış motor yağının 800 ton içme suyunu zehirleyebildiğini,
* Egzoz gazında 9 ayrı çeşit kanserojen madde bulunduğunu,
*Saniyede bir kere damlayan çeşmeden günde 17 litre, tuvaletteki bir sızıntıdan 50 litre suyun boşa aktığını,
* Dünyadaki mevcut suların sadece yüzde 2.5'inin tatlı su olup, bunun da ancak yüzde 0.3'ünün kullanılabilir ve içilebilir özellikte olduğunu,
*Bir ton kullanılmış beyaz kağıdın geri kazanıldığında 17 çam ağacını, bir ton gazete kağıdının ise 8 çam ağacını kurtardığını,
*Büyük bir kayın ağacının 72 kişinin günlük oksijen ihtiyacını karşıladığını
* Filtreli sigara 1-2 yıl, kibrit çöpü 6 ay, plastik çakmak, 100 yıl, kağıt mendil 3 ay, gazete 3-12 ay, sebze ve meyve 1-2 ay, plastik tabak ve poşet 100-1000 yıl, poliüretan ve telefon kartı 1000 yıl, alüminyum 10-100 yıl ve cam 4000 yılda doğada yok olduğunu,
Geleceğini çöpe atma
Geri dönüşüm ve tekrar kullanım ötesinde, atıkların özelliklerinden yaralanılarak içindeki bileşiklerin fiziksel, kimyasal veya biyokimyasal yöntemlerle başka ürünlere veya enerjiye çevirmesine geri kazanım denir. Geri kazanımla doğal kaynaklarımız korunur, enerji tasarrufu sağlanır. Ekonomiye katkı sağlar, çöplüğe giden atık miktarı azalır ve geleceğe yatırım yapılır. Cam, kağıt, karton, plastik ve metal gibi atıklar özellikle çöp dökme sahalarından ve sokak toplayıcıları tarafından toplanmakta ve hammadde kaynağı olarak çeşitli sektörlerde kullanılmaktadır. Kullanılmış ambalajların ve diğer değerlendirilebilir atıkların genel çöpten ayrı ve temiz olarak toplanması yöntemi geri kazanım sürecinin ilk aşamasını oluşturur. Ayrı toplanan geri kazanılabilir atıkların geri dönüşüm işlemine tabi tutulabilmesi için cinslerine göre de ayrılmaları gerekir. Bütün dünyada olduğu gibi ülkemizde de özellikle büyük kentlerde insanların karşılaştığı en büyük çevre sorunu çöplerdir. Gerekli önlemler alındığından ve ayrımı iyi yapıldığında tehlikesi olmadığı gibi çevrenin korunmasında geri dönüşüm yoluyla ekonomik katkıya kadar pek çok faydası vardır. Yapılın araştırmalar ülkemizde bir kişinin günde 1kg çöp ürettiğini ortaya koyuyor. Nüfusumuzun 72 milyon olduğunu düşünürsek günde 72 bin ton çöp üretilmektedir. Bu rakamlara göre çöpü kaynağında azaltmazsak, bir gün çöp dağları arasında nefes alamaz hale gelebiliriz. Çöplerimizi geri dönüşüm ve tekrar kullanım yöntemiyle, hem dünyamızın uzun ömürlü hem de ekonomimize katkı sağlayacak hale getirebiliriz. Çocuklarımızın çöp dağları arasında ezilmesini istemiyorsak bilinçli tüketim yapıp çöplerimizi geri kazanmamız gerekiyor.
Ellerinizden öpüyorum Nurgül hanım
Karşıyakalı Nurgül Özalpi tanımayan yoktur. Kartvizitinde adı yoktur sadece kitapsever yazar. Türkiyedeki yazarları adlarını ezbere bildiği gibi kitap fuarlarının fanatiğidir. İzmirin yanı sıra İstanbul, Bursa gibi uzak mesafelerdeki kitap fuarlarına bile gider. Otobüste, vapurda gençlere Atatürk, Cumhuriyet, demokrasi, sevgi ve pozitif düşünceyi anlatan kitaplar dağıtır. Bende bu şekilde kendisini tanıdım. Eczacı emeklibi ve köyenstitüsü mezunu öğretmen bir babanın kızı olan Nurgül Özalp, aynı zamanda büyük bir çevre dostudur. Dağıttığı kitap ve kullandığı peçetelerin ağaçlardan yapıldığını bildiği için her yıl Ege Orman Vakfına 20 adet ağaç dikilmesi için bağışta bulunuyor. İşte örnek insan örnek bir çevreci böyle olur.
