Çeşme ve Alaçatı

  • 0
  • 2.772
Yazı Boyutu:

Ege’nin Dünya’daki gururu ve yaz mevsiminin küçük İstanbul’u

Günlük bir milyonun üzerindeki tirajıyla ABD’nin medya devi, 160 yaşındaki The New York Times gazetesinin gidilmesi gereken 31 yer listesinde 8’nci sırada yer alan Çeşme ile Profesyonel Windsörf Federasyonu’nun (PWA) Dünya Kupası yarışlarını yaptığı Alaçatı, adına yakışan nitelikli gelişmesine hergün bir yenisini ekliyor.

Bu haftaki rotam turizmde Ege’nin Dünya’daki gururu ve yaz mevsiminin küçük İstanbul’u Çeşme ile Alaçatı. Kolumdan tutup götürenlerde Çeşme ve Alaçatı’nın fanatiği olan iki bayan arkadaşım Accor Services Edenred Şirketinde çalışan Servet Karanfil ve Burcu Eregliay. Beni davetli oldukları Milestone Cafe&Bistro’nun açılışına götürdüler. Ümit Çakmak, Alkan Kaya ve Özden Güney’in ortaklığı ile hayata geçen mekan, Çeşme Marina bünyesine yepyeni bir soluk getirmiş. Farklı mimari yapısı 150 metrekarelik terası, deniz kenarı locası ile lezzet ve keyif tutkunlarının tek adresi olmaya aday.

Milestone Cafe&Bistro
Uzun yıllar yurtdışında çalışmış olan şefaşçı Volkan Öz tarafından hazırlanan Türk, Fransız, Çin ve İtalyan mutfağından ağırlıklı olarak spesiyal yemekler yiyebilirsiniz. Dünyanın en leziz dondurmaları arasında yer alan Ben&Jerry’s markasının Corner’ı olma unvanını da taşıyor. 500 bin dolarlık yatırım ile sektörde yerini alan Milestone Cafe&Bistro’nun ortaklarını hem iş istihdamı yarattıkları hem de Çeşme’ye böylesine güzel bir mekan kazandırdıkları için kutluyorum.(0232 712 19 15/ 1916).

Her ülkeden turist var
Gerçekten Ege’nin Dünya’daki gururu çünkü sokaklarında Amerikalı, Alman, İngiliz, Fransız, İtalyan, Belçika, Hollanda, Yunanlı turistleri sık, sık görürsünüz. Küçük İstanbul çünkü, tüm sosyetesi ve ünlü sanatçıları orada. Şu sıralar Bodrum mu, Çeşme mi daha popüler tartışması yine alevlendi. Ancak şimdi yiğidi öldürüp hakkını vermek lazım. Günlük bir milyonun üzerindeki tirajıyla ABD’nin medya devi, 160 yıllık The New York Times gazetesinin dünyada gidilmesi gereken 31 yer listesinde Çeşmeyi sekizinci sırada göstermiş olması göz ardı edilemez. Demek ki Çeşme, Bodrum’u geçti. İstanbul bile 19’ncu sırada kalmış. Neyse bizim konumuz Çeşme ve Alaçatı. Çeşme, büyük uğraşlar sonucu uluslar arası bir kent olmayı başardı. Kolay bir iş değil. Önce kendi insanı için yaşanılır bir kent yapacaksın sonra dünya insanı çekeceksin.

Çeşme’nin koyları ünlüdür
Bir Türk olarak gittiğim yabancı ülkelerde Antalya, Bodrum, Marmaris ve Çeşme hakkında güzel sözler duymak insanı mutlu ediyor. En büyük etken bu yıl 21’ncisi yapılan Uluslararası Çeşme Şarkı Yarışmasıdır. Çeşmeyi uluslar arası konuma taşıyan diğer özellikleri ise en başta berrak denizi, güneşi, incecik kumuyla Şifne, Küçük Liman, Pırlanta, Paşa Limanı, Ilıca Plajı, Çiftlik, Altınkum, Çatal Azmak, Sakızlı Koyu, Tekke Plajı, Ayayorgi ve değişik isimlerde yirmiye yakın kumsalı insanın başını döndürür. İzmir'den 75 kilometre uzaklıktaki Çeşme tıpkı Bodrum gibi; ne kadar kalabalıklaşsa da cazibesini yitirmiyor. Plajları, ünlülerin cirit attığı beach club'ları, eğlencenin sabaha kadar sürdüğü gece kulüpleri çok popülerdir. Sıcak bastırmadan kenti keşfe çıkın. Eski taş evlerle süslü dar sokaklardan geçerek, 16. yüzyılda inşa edilen Çeşme Kalesi'ni gezin. Ardından, İnkilap Caddesi'ne dalın. Bugün kültürel etkinlikler için kullanılan 19. yüzyıldan kalma Ayios Haralambos Kilisesi'ni görün. Cadde üzerindeki hediyelik eşya dükkânlarını tarayın. Sonra zaman kaybetmeden doğru denize. Altınkum, Tursite, Pırlanta koyları kuzey rüzgarlarını almadığı için durgun denizi beni mest eder. Eskiden cüzzamlıların yaşadığı bir manastır olduğu söylenen ve yarım ay şeklinde doğal bir yapıya sahip olan Ayayorgi, beach clubleri çok ünlü.

Tekne gezintisi yapın
Veya Günübirlik tekne gezintisiyle koylarını keşfedebilirsiniz. Örneğin Eşek Adası tekneyle bir saat uzaklıkta. Eşeklerin karşıladığı ada, kuzey rüzgârlarına kapalı oluşu sayesinde sualtı ve su üstü sporlarına çok elverişli. Öğlen yemeği için Çeşme'nin en eski lokantalarından İmren Lokantası'na gidin. Çarşıdaki lokantanın leziz tencere yemeklerini ve zeytinyağlılarını deneyin. Çiftlikköy'de Sakız Adası manzaralı Can Baba Restaurant yada Dalyanköy'de Körfez Langusta Restaurant ıstakoz ve langusta yemek de tercihiniz olabilir. Dalyanköy'ün en eski balık lokantası Cevat'ın Yeri'nde rakı eşliğinde ızgara ahtapot ve kızarmış kalamar ve balık da olabilir. Çeşme çarşısındaki Rumeli Pastanesi'nin sakızlı muhallebisi, karadutlu,  kavunlu, sade sakızlı ve tahin pekmezli dondurmasını mutlaka deneyin.

Dar sokakları ve taş evleri
Alaçatı’nın sokaklarında dolaşırken Tuval Restoranda Gülben Ergen ve ünlü sanatçıların fotoğrafçısı Nihat Odabaşı yemek yerken gördüm ve selamlaştık. Bu arada Gülben Ergen’in “Çocuklar Gülsün Diye” kampanyasını çok takdir ediyorum. Çağla Kubat ise Alaçatı’nın kızı gibi. Hatırladığım kadarıyla Alaçatı’da yapılan Profesyonel Windsörf Federasyonu’nun (PWA) Dünya Kupası yarışlarında Funboard Bayanlar kategorisinde Çağla Kubat önemli başarılar elde etti. Sörfü Egelilere sevdiren Bora Kozanoğlu’nun adını anmaz isem ayıp etmiş olurum. Aynı çatı altında çalıştığım ancak aylardır göremediğim TRT İzmir Radyosu Türk Sanat Müziği’nin güçlü seslerinden Mehmet Şafak’ı da Alaçatı’da ailesiyle birlikte gördüm.

Sörf ve Bora Kozanoğlu
Yaz sezonu nedeniyle çok yoğunmuş. Alaçatı’da Kemalpaşa Caddesi'ndeki şık kafe ve restoranlarda güzel yemekler yiyip, Arnavut kaldırımı döşeli daracık sokaklarında nostaljik bir yolculuğa çıkmanızı tavsiye ederim. ‘Alaçatı’ sadece sörf demek değil. Bu eski Rum köyünün kalbi son birkaç yıldır Kemalpaşa Caddesi'nde atıyor; yana sıralanmış taş evlerin neredeyse tamamı restore edilip kafe, restoran, butik ya da otele dönüştürülmüş. Maria'nın Bahçesi'nde zeytinyağlılar, deniz ürünleri, otlar ve mezeler eşliğinde içkinizi yudumlamak ya da Ege usulü zengin bir kahvaltı yapabilirsiniz. Gündüz kahve ya da limonata eşliğinde tatlı molası, akşam serin bir kokteyl için Köşe Kahve'ye gidin. Lavanta Restaurant müşterilerine sıcak bir ortamda Akdeniz yemekleri sunuyor. Şık dekorasyonlu El Beso'da İtalyan, İspanyol ve Türk mutfağından yemeklerin üstüne tatlı olarak gelato (İtalyan dondurması) deneyinizi tavsiye ederim.

Rüzgarın oyun bahçesi
Alaçatı yat limanının sağında bulunan sörf alanı geniş bir sığ alana sahip. Böylece hiç yüzme bilmeyen insanlar bile boğulma tehlikesi olmadan rüzgar sörfü öğrenme şansını yakalayabiliyor. Alaçatı yaz kış yaşayan bir mekan olduğundan sörf meraklıları hafta içi, hafta sonu, yaz-kış bu sporu keyifle gerçekleştirebiliyor. Alaçatı Windsurf School Center, Orsa Windsurf, Surf Action Center, Aspc, The Wind Windsurf ve Alaçatı Windsurf Okullarında uzman öğretmenlerden ders alambilirsiniz. Mayıstan ekime kadar rüzgâr sezonunda “yetmişiki milletten” windsurf yapanla karsılaşıyorsunuz. Alaçatı'daki surf okulları ile hem koyda hem Alaçatı'nın içindeki otel ve pansiyonlar, rüzgâr ve deniz tutkunlarını ağırlıyorlar. Alaçatı koyunun bir buçuk metreyi geçmeyen derinliği, aynı zamanda yeni başlayan sörfçüler içinde iyi bir eğitim sahası. Bu özelliğinden dolayı koy, hem ustalar hem acemiler için gözde bir sörf merkezi. Usta delikanlıyla, yeni başlayan kardeşini veya kız arkadaşını birlikte sörf yaparken görebilirsiniz.

YORUM YAZ