Okaliptus yerine başka ağaç dikin

  • 0
  • 707
Yazı Boyutu:

 
 
 
Dünya seller, kuraklık ve orman yangınları ile boğuşuyor.Birleşmiş Milletler Hükümetler Arası İklim Değişikliği (IPCC) örgütünün 2013yılı eylül ayında acil başlığı hükümetlere gönderdiği raporunda, “KüreselIsınma çok ciddi boyutlara ulaştı. Dünyanın yağış alan bölgelerinde aşırıyağışlarla sel felaketleri, kurak bölgelerde ise aşırı kuraklık yaşanabilir”açıklaması bir bir gerçeğe dönüşüyor. Son bir haftadır gazete ve TVhaberlerinden biriktirdiğim başlıkları sizlerle paylaşmak istedim. “Dünya’nınnazar boncuğu olarak kabul edilen Konya’nın Meke Gölü yüzde 99 oranındakurudu”, “Dünya üzerinde sıcaklık 333 aydan beri artıyor”, “Bir saatlik sağanakyağmur İstanbul’u felç etti”, “Bilim insanlarının yaptığı çalışmada BatıAntarktika buz tabakası yavaş, ancak durdurulamaz bir şekilde erimeye başladı”,“İngiltere son yılların en büyük sel felaketini yaşarken, Türkiye, Avrupa’da enkurak yıllarından birini yaşıyor”, “Pasifik’in ekvator bölgesinde sularınısınmasıyla oluşan rüzgâr akımları, dünyada iklim değişikliğine yol açıyor”,“Alman İklim Bilimcileri 2014 yılının en sıcak yıl olacağı uyarısında bulundu”,“Kuraklık, ormanları da vuracak”, “Greenpeace Akdeniz İklim ve EnerjiKampanyası Sorumlusu Pınar Aksoğan, “İklim değişikliği 21. yüzyılın en başsorunu. Akdeniz Havzası, iklim değişikliği ve dolayısıyla kuraklıktan en fazlaetkilenecek bölgeler arasında yer alıyor”, “Küresel Isınma’nın nedeni yüzde 90insan”. Aslında daha pek çok var ancak ancak bir kaçını koyabildim.

Yaşadığımız çöl sıcakları en anlaşılır hali

Daha anlaşılır haliyle yaşadığımız çöl sıcakları küreselısınmanın en önemli belirtilerinden biri. Dünyanın gidişatı gerçekten iyideğil. Düşünebiliyor musunuz değişik ülkelerden 257 bilim insanının görevaldığı Birleşmiş Milletler Hükümetler Arası İklim Değişikliği (IPCC) örgütü“Küresel Isınma çok ciddi boyutlara ulaştı. Dünyanın yağış alan bölgelerindeaşırı yağışlarla sel felaketleri, kurak bölgelerde ise aşırı kuraklıkyaşanabilir” açıklaması yapıyor ve bu raporları dünya üzerindeki tüm ülkeyetkililerine gönderiyor. Ama ciddiye alan yok. Hala dünyada elektrik üretmekkömür santralleri kullanılıyor. Küresel ısınmaya birinci derece etki edenkarbonmonoksit gazı üreten 1200 kömür santrali aktif olarak çalışıyor ve yılda8 milyar ton karbon salıyor. Yapılan istatistiklerde en fazla kömür tüketenülkeler sıralamasında Çin birinci, Rusya ikinci, Hindistan üçüncü ve Türkiyedördüncü sırada geliyor. Seller, kuraklık ve orman yangınları ile boğuşandünyayı biran önce küresel ısınmadan kurtarmak lazım. Bu işin şakası yok.

Küçük Alya’dan küresel ısınma kitapçığı

Halk arasında “Yaşa değil başa bak” veya “Olgunluk yaştadeğil baştadır” sözü vardır. Çevresine duyarsız binlerce olgun insan varken,Narlıdere Mustafa Şık İlköğretim Okulu öğrencisi 8 yaşındaki Alya DerinŞentürk, hazırladığı “Bilinçli Birey, Bilinçli Toplu” başlıklı kitapçıktaküresel ısınmanın zararlarını ve alınması gereken önlemleri anlatıyor. Yazmevsiminde sağanak yağmurlar ve hortumların neden çıktığını sorduğu annesindenküresel ısınmayı öğrenen küçük Alya, topladığı bilgileri bir kitapçık yaparakyaşıtları dahil  büyüklerine dağıtıyor.Kitapçığının başına “Küresel ısınma tehlikesi büyük bir hızla artıyor. Neyapmamız gerektiğini biliyor musunuz? Okuyalım, öğrenelim, uygulayalım” notunudüşen Alya, küresel ısınmanın durdurulması için yapılması gerekenleri önlemlerişöyle sıralamış; “Ormanları korumalı ve çoğaltmalıyız. Elektrik ve su tasarrufuyaparak elektriğimizi rüzgar enerjisi ve güneş enerjisinden sağlamalıyız.  Evde en çok kullanılan 5 ampulü en az enerjitüketen cinslerle değiştirin. Evlerdeki ikinci televizyonları teke indirin. Diştemizliğinde ve traş olurken muslukları mutlaka kapatın. Aracınızı hortumladeğil bir kova su ile yıkayın. Evinizde ve işyerinizde kullanmadığınızzamanlarda TV, radyo, bilgisayarın fişlerini çekin. Ağaç dikin. Her ağaçatmosferden önemli ölçüde sera gazı emer. Yakın mesafelere yürüyün. Uzunmesafeler için metro ve tramvayı tercih edin. Tüketimi azaltın. Aracınızı düşükhızda kullanın. Para sizin olabilir ama dünya hepimizin. Bunları en az beşkişiye anlatın”. Ne diyeyim ben gençlere güveniyorum.

“Okaliptüs yerine başka ağaç dikilsin”

Ana yazıda göllerin, akarsuların derelerin kuruduğunuyazmıştım. Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi  Biyolog Prof. Dr. Mehmet Sıkı’nın gönderdiğie-mailde, okaliptüs ağacının en fazla yer altı suyu emen ağaç olduğunubelerterek Orman ve Su bakanlığı ile Çevre Bakanlığına gönderdiği bilimselraporun bir örneğini de bana göndermiş. Dünyanın en önemli sulak alanlarıarasında bulunan ve İzmirlilerin İzmir Kuş Cenneti olarak adlandırılan GedizDeltası’nın korunmasında büyük mücadele veren Prof. Dr. Mehmet Sıkı, şunlarıyazmış;  “2014 yılında olduğu gibiTürkiye’de küresel ısınma nedeniyle son 10 yılda görülen kuraklığın etkisini enaza indirmek için bütün Türkiye’deki Okaliptüslerin mutlaka kökü kazınmalıdır.Bunda da ülke olarak geç kalmış sayılmayız. Okaliptüs yerine o bölgeye ait ağaçtürleri dikilmelidir. Türkiye’nin doğal bitkisi olmayan ve anavatanı Avustralyaolan okaliptüslerin büyük boylu olanları ekildiği sulak alanlarda gündeortalama 400 litre suyu topraktan kendi bünyesine alarak yeraltı suseviyelerini olabildiğince düşürerek, bu özellikleri nedeniyle bataklıklarınkurutulmasında yararlanılmıştır. 10 yaşındaki bir Okaliptüs ağacı yılda 250 tonsuyu bünyesine almakta ve buharlaşma yolu ile havaya vermektedir. Bir okaliptüsyılda 3-4 metre büyüyerek boyları genellikle 30-40 metreye ulaşabilmektedir.Okaliptüsler bulundukları yerdeki yüzey sularını ve 40 metre derine giden köksistemi ile de yeraltı sularının azalmasına neden olmaktadır.

YORUM YAZ