Yazı Boyutu:
Türkiyenin, rüzgar enerjisi bakımından cennet olduğunu yıllardır yazıyorum. Sevindirici tarafı Avrupaya göre geç de olsa son 5 yılda özel kuruluşlar tarafından fark edilip rüzgar tribünleri çoğalmaya başladı. Geçtiğimiz günlerde Çinin Başkenti Pekinde toplanan Dünya Rüzgâr Enerjisi Konseyi, dünyadaki rüzgar enerjisinin kullanımı halinde karbon salımının yılda 1,5 milyar ton azalacağını açıkladı. 1,5 milyar ton çok büyük bir rakam. Rüzgar enerjisinin faydalarından önce karbonun zararlarına bir bakalım. Karbonun oluşumu fosil yakıtlar olarak adlandırılan kömür, doğal gaz, petrol ve kireç taşının yakılması sonucunda ortaya çıkıyor. Kömür iklim değişikliğine neden olan en tehlikeli yakıttır. İçerdiği yüksek miktardaki karbon nedeniyle termik santrallerde kömür kullanmak en çok karbondioksit kirliliğine yol açan enerji üretim şeklidir. Tüm dünyada kömür santrallerinden sadece bir yılda 7 milyar ton karbondioksit salımı gerçekleşmektedir.
Türkiye rüzgar enerjisi cenneti
Dünya Rüzgâr Enerjisi Konseyi, yeni yayınladığı Rüzgâr Enerjisi Görünümü Raporuna göre rüzgâr enerjisiyle 2020 yılına dek dünya elektrik ihtiyacının yüzde 12si, Türkiyede yüzde 20sini karşılama potansiyeline sahip olduğu gibi 1 milyon 400 bin yeni iş istihdamı yaratacağı belirtiliyor. Raporda Türkiyede rüzgar endüstrisinin durumuna ilişkin de aşağıdaki şu ifadelere yer veriliyor: Türkiye'de rüzgâr sektöründeki kurulu güç 2007deki 30 MWtan, 2011 yılında 1800 MW'a çıkarak hızlı bir ilerleme kaydetti. Türkiye'de toplam rüzgâr enerjisi potansiyeli 47 GW ve bu potansiyel önümüzdeki yıllarda da rüzgâr pazarında hızlı bir ilerlemeye olanak tanıyor. 2015 yılına kadar kurulu rüzgâr kapasitesinin yılda 500 ila 1000 MW büyüyerek 5 GW'ı aşması bekleniyor. Hükümet 2023 yılına kadar kurulu rüzgâr gücünü 20 GW'a kadar çıkarmayı planlıyor. Ancak Türkiye'de rüzgâr enerjisindeki gelişmelerin önündeki en büyük engel karmaşık ve bürokratik idari süreçler. Yöneticiler hala Türkiye'nin elektrik ihtiyacının sadece yüzde ünü karşılayacak nükleer gibi tehlikeli ve pahalı bir enerji türü ve kömür gibi iklim değişikliğinin en büyük nedeni olan enerjiyle vakit kaybediyor.
KARŞIYAKALI ÇEVRECİ KUAFÖR
Çevre, sağlıklı bir yaşam için herkesin önem vermesi gereken bir konu haline geldi. Uzmanlar her ne kadar çevre bilincinin geç oluştuğuna dikkat çekseler de sorumlu insanlar tarafından örnek alınacak çalışmalar da yapılıyor. Karşıyakanın Bostanlı semtinde bulunan Elegance Kuaför ve Güzellik Salonu sahibi Bülent Yıldız, bir kilo mavi kapak getiren bayanlara ücretsiz saç kesimi, bakımı ve yapmak üzere kampanya başlattı. Dükkanının camına Çocuklarımıza temiz bir çevre için, temiz bir dünya için biz de varız. 1 Kg. mavi kapak getirene saç kesimi, bakımı ve fön üçretsiz yazılı pankart açan iki çocuk babası 20 yıllık kuaför Bülent Yıldız, Gazete ve televizyonlardan takip ettiğim haberlerde çevremizin her geçen gün kirlendiğini öğrenmek beni çok üzüyor. Ne kadar çevreci ürünler kullansak da maalesef işimiz gereği bizde çevreye zarar veriyoruz. Bu kampanya ile hem duyarlılık yaratmak hem de topladığım mavi kapaklarla alacağım tekerlekli sandalyeyi Türkiye Omurilik Felçlileri Derneği İzmir Temsilciliğinde ihtiyacı olan bir kişiye hediye edeceğim dedi.
TOHUM TAKAS KARDEŞLİĞİ ARTIYOR
Muğla, Aydın Yenipazar, Seferihisar, Manisa, Çanakkale Bayramiç, İstanbul Şilede tohum takas şenlikleri halka halka büyüyüp Türkiyenin her yerine yayılıyor. Bu tohum takas kardeşliği günümüzde kanser dahil pek hastalığa neden olan GDOlu besinlerden (Genetiği Değiştirilmiş Organizma) kurtulmamız için çok önemli. Geçtiğimiz hafta Ziraat Mühendisleri Odası Manisa Şubesi, Manisa Belediyesi, Tema Manisa Temsilciliği ve Manisa Kırsal Turizm Derneği tarafından düzenlenen tohum takas şenliğine geçmiş yıllara oranla ilgi çok daha fazlaydı. Hiç tarım ilacı ve kimyasal gübre kullanmadan üretilen sebze ve meyvelerin tadı bilen biri olarak herkese organik pazarlardan alış veriş yapmalarını tavsiye ederim