Yazı Boyutu:
Ne diyelim zararın neresinden dönerseniz o kardır. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 2013 yılının ilk çeyreğinde, Türkiye'nin toprak kirliliği haritasını çıkarma kakarı aldı. Bundan böyle gerek kazalar gerekse yasa dışı faaliyetlerle kullanılamaz hale gelen topraklar, sistemden 
elde edilen veriler doğrultusunda temizlenerek yeniden doğaya, tarıma kazandırılacak ve toprağı kirleten tesisler takibe alınacak. Bu kapsamda, uygunsuz atık ve atık su bertarafı, sanayi tesislerindeki yanlış uygulamalar, çeşitli kimyasal maddelerin depolanması ve nakilleri sırasında meydana gelen döküntü ve sızıntıların oluşturduğu kirlenmiş sahalar belirlenecek. Toprak Kirliliğinin Kontrolü ve Noktasal Kaynaklı Kirlenmiş Sahalara Dair Yönetmelik çerçevesinde çalışmalarını yürüten Bakanlık, ilk aşamada toprağın kirli olduğu veya kirlenmesi muhtemel sahalar ile sektörleri tespit edecek. Türkiye'de hava, toprak, su ve gürültü kirliliğini kontrol etme konusunda gerekli hukuki ve teknik düzenlemeleri yapan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, toprak kirliliğinin tespiti için noktasal kaynaklı kirlenmiş sahalarla ilgili envanter bilgilerinin sistematik yapılanmayla muhafazasını, güncellenmesini, sürdürülebilirliğini ve gerektiğinde bu bilgilere hızlı erişimi mümkün kılmak amacıyla Kirlenmiş Sahalar Bilgi Sistemi'ni hayata geçiriyor. Sistemin yazılım çalışmalarının 2013'ün ilk aylarında tamamlanarak, toprak kirliliğine neden olabilecek endüstriyel tesisler de şüpheli saha olarak belirlenecek ve gerekli uyarılar yapılacak.
Mavi kapaklara plastik şişe de eklendiKampanyası neredeyse dünyaya yayılan mavi kapak toplanma organizasyonu el değiştirdi. Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi eğitime ağırlık vereceklerini açıklayıp kampanyayı sonlandırdıklarını açıklayınca devreye Konak Belediyesi girdi. Ekonomik yetersizlikler nedeniyle evlerine esir kalan yüzlerce engelli vatandaşı tekerlekli sandalye sahibi yapıp hayata bağlamak için yürütülen kampanyaya plastik şişelerde eklendi. Konak Belediyesi Halka İlişkiler Müdürlüğünde oluşturulan birimde toplanacak olan mavi kapak ve plastik şişeler yine engelli yurttaşlarımız için araç olmaya, can olmaya devam edecek. Üzüntüleri Konak Belediyesinin kampanyayı devam ettirme kararı ile sevince dönüşen Karşıyaka İlkşirinler Anaokulu miniklerini topladıkları 2 çuval mavi kapağı tekerlekli sandalyeye dönüştürüp engelli bir çocuğu sevindirecekler.
Kış bastırdı penceremdeki kuşlar çoğaldı
Biyolojik çeşitlilik ve besin zinciri bakımından yaban hayvanların insan yaşamındaki önemini sık sık yazıyorum. Soğukların bastırdığı hatta metrelerce 
karın bulunduğu bölgelerde yaban hayvanları besin bulmakta ve yaşamını sürdürmekte zorlanıyor. Doğa için her canlının ayrı bir önemi var. Özellikle soğuk havalarda ev ve işyerimin pencere kenarlarında beslediğim kuşlarım şu günlerde çoğaldı. Bayatlayan ekmek ve buğday koyarak yaşamlarına destek olduğum kumru, serçe ve martılarla olan dostluğum üç yıldır sürüyor. Artık birbirimize öyle alıştık ki onlar beni bekliyor ben onları. Benden hiç kaçmıyorlar ve neredeyse elimle besleyeceğim onları. En azından soğuk havalarda herkesi sokak ve yaban hayvanları beslemeye davet ediyorum. Çünkü onlarında yaşama hakkı var.
karın bulunduğu bölgelerde yaban hayvanları besin bulmakta ve yaşamını sürdürmekte zorlanıyor. Doğa için her canlının ayrı bir önemi var. Özellikle soğuk havalarda ev ve işyerimin pencere kenarlarında beslediğim kuşlarım şu günlerde çoğaldı. Bayatlayan ekmek ve buğday koyarak yaşamlarına destek olduğum kumru, serçe ve martılarla olan dostluğum üç yıldır sürüyor. Artık birbirimize öyle alıştık ki onlar beni bekliyor ben onları. Benden hiç kaçmıyorlar ve neredeyse elimle besleyeceğim onları. En azından soğuk havalarda herkesi sokak ve yaban hayvanları beslemeye davet ediyorum. Çünkü onlarında yaşama hakkı var.Bisikletçilerin sesine kulak verin
Ben Onları egzoz duman avcıları olarak görüyorum ve çok takdir ediyorum. Onlar, otomobiline tek başına binip saatlerce trafikte egzoz zehir saçan sorumsuz insanlar gibi değiller. Yüzlerce mail aldığım bisikletçiler kent yöneticilerinden isteklerini maddeler halinde şöyle sıralamışlar; İzmirli vatandaşlar ve bisikletçiler olarak 21. Yüzyılın çok gerisinde kalan yollarımız, trafik yoğunluğu ve yol risklerinin çözümüne derhal öncelik verilerek çözülmesini talep ediyoruz. 1-Bisikletçiler, motorlu araç trafiğinde yol almaya zorlanıyor. 2-Yanlış yerleştirilen mazgallar yüzünden her bisikletçi ölüm korkusuyla yolculuk yapıyor. Her gün kaza haberi alınıyor ve kazalar sonrası ya engelli hale geliyor ya da yaşamını yitiriyorlar. 3-Kamu kurumları önüne bisiklet park yeri yapılmalı. İlçeler arası bisiklet yolları hayata geçirilmeli. Trafik görevlilerine kanundaki bisikletle ilgili bölümler kadar bisiklet kültürüne yönelik eğitim verilmelidir. 4-Raylı sistemde (Metro/İZBAN VE trenler dahil) bisikletin mutlaka yeri olmalı. 5) İzmir, modern bir şehir olarak anılmak ve EXPOya girmek istiyorsa, belediye otobüslerinin önlerine de taşıyıcı eklenerek bisikletlilerin toplu taşımaya entegrasyonu sağlanmalıdır.
