KİLO ALABİLMEK

  • 0
  • 940
Yazı Boyutu:

Bir çok kişiye şaşırtıcı gelse de kilo almaya çalışanlar da vardır. Bu durum ender rastlanılmakla beraber tedavisi imkansız değildir. Tek ihtiyacınız olan deneyimli bir sağlık ekibine teslim olmaktır.

Öncelikle bilinmesi gereken şu ki: Vücutta günlük enerji harcamasını belirleyen bazı bileşenler vardır.

  1. Günlük aktivite: Her gün rutin olarak yaptığımız hareketler (işe giderken çıkılan basamak gibi…)
  2. Fiziksel aktivite: Spor amaçlı yapılan tempolu aktiviteler
  3. Termogenez: Besinlerle alınan enerjinin bir kısmı vücudu 37 derecede tutmak üzere harcanır.
  4. Bazal metabolizma hızı: Vücut içinde sindirim, dolaşım, sinir, boşaltım, solunum sistemlerinin çalışarak 24 saatte harcayabildiği en yüksek enerji ise bazal metabolizma hızını oluşturur.

Eğer bir gün içinde bu 4 tip enerji harcamasının toplamı, besinlerle aldığımızdan fazlaysa kilo veririz. Yani besinlerle aldığınız enerji, harcadığınızı karşılamıyorsa kilo alamazsınız. Enerji harcamasının yüksek olmasının gerisindeki nedenler:

  • Genetik (hormonlar, kas miktarı, yağ yakma kapasitesi genetik faktörlerden etkilenir.)
  • Yaş (büyüme gelişme için harcanan enerji ile 30’ lu yaşlara kadar metabolizma hızlıdır.)
  • Cinsiyet (erkeklerde yoğun kas dokusu sayesinde oksijen tutma ve yağ yakma oranı yüksektir)
  • Hastalıklar (kansızlık metabolizmayı yavaşlatır)
  • Hormonlar (hipertiroidizm metabolizmayı hızlandırır)
  • Irk (zencilerde metabolizma hızlıdır)
  • Kas yoğunluğu (fazla kas fazlaca oksijen tutulması ve yağ yakılabilmesi demektir)
  • Düzenli spor (yağ yakımını arttırır)
  • Büyüme gelişme (bu dönemde zayıflık ileride de çok zayıf olunacağı anlamına gelmez)
  • Stres (kalp ritmini ve metabolizmayı hızlandırır)

İlgili sağlık taraması yapıldıktan sonra, gereken bir tıbbi tedavi (barsak parazitleri, kansızlık, hipertiroidizm…) varsa doktor tarafından başlatılır. Metabolizma hızı ve aktivite seviyesi ölçülerek, toplam enerji harcaması belirlenir. Böylece kilo artışı için gerekli en düşük enerji ortaya çıkmış olur.  Besinler vitamin, mineral, enerji içeriği ve bireyin tercihleri dikkate alınarak seçilir. Bu besinlerin güne dağılımı bireye danışarak yapılır. Böylece alınması önerilen besinlerin ve günlük enerjinin birey tarafından tam olarak tüketilebilmesi sağlanmış olur. Tedavisi uzun ve zor bir durumdur. Bir miktar kilo aldıktan sonra bireyler/hastalar bunu kendi kendilerine sürdürebileceklerini düşünseler de deneyimli bir sağlık ekibinin takibi şarttır. Mevsimsel geçiş dönemlerinde veya psikolojik nedenlerle meydana gelen iştah değişiklikleri, besin tercihinde meydana gelebilecek değişkenlikler kontrol altında tutularak, bireyin ideal ağırlığa ulaşması uzun dönemde sağlanabilmektedir. Ayda en az 2 kg hedeflenir. Bu hedefin çoğu zaman üzerine çıkılabilmektedir. Tedavi süresini uzatan diğer bir etken de kilo koruma eğitimi ve takibinin ihmalidir. Birey hedef ağırlığa ulaştıktan sonra, aslında hala “hedefe” ulaşmış sayılmaz. Zayıflama programlarında olduğu gibi, kilo alma programlarında da, ideal kiloyu koruyabilme, sağlığı koruma, sağlıklı beslenmeyi alışkanlık haline getirme konusunda eğitimlere ve takibe ihtiyaç vardır. Ancak sabır gösterip, emek verdiğinizde mutlaka karşılığını aldığınız bir programdır kilo alma programı… Kilo almaya çalışma, kesinlikle umutsuz ve çözümü imkansız bir sağlık durumu değildir. Profesyonel bir sağlık ekibi tarafından tedavi prosedürü hızla başlatılmalıdır. Birey değişen her durumda kilo alabilme ve ideal ağırlığı koruma takiplerinin bittiği son güne kadar, randevularına düzenli gelme ve kilo koruma programını ihmal etmeme halinde, sağlıklı ağırlığa ulaşacaktır.

YORUM YAZ