Öncelikle güzel bir hafta dileyerek başlamak istiyorum sözlerime...
Başlığın ilginizi çektiğine son derece eminim....
Evet, ne olursa olsun her şeyi uzmanına danışmak daha doğru, daha sağlıklı olacaktır...
Merak ederim, uzmanlık alanı kalp olan bir insan neden uzmanlık alanının dışında da uzmanlık iddiasında bulunurlar...
Eğer böyleyse üniversitelerde neden diyet ve zayıflama ile ilgili bölümler açılır ve neden mezun verirler ki ...
Kapatsınlar efendim. Nasıl olsa kardiyolog'u da, ya da neyse uzmanlık alanı herkes bir diyet ve zayıflama uzmanlığı taslayabiliyor...
Aşağıdaki yazının ilerleyen satırlarında göreceğiniz gibi...
Yumurta pek çok besin üretiminde kullanılır...
Büyür tavuk olur, doğum yapar yine yumurta olur. "Ne mucize" diyesim var. Ancak esas mucize şu ki; kahvaltıda yenen katı yumurta uzun dönem tokluk hissi veriyor, hipoglisemi ve hiperglisemi ataklarını (kan şekerindeki ani iniş çıkışlarını) önlüyor.
Kolesterolden kısıtlı diyetlerde günlük 300 mg kolesterol hesaplanır, tek yumurta 280 mg kolesterol içeriyor. "Eyvah" dediğinizi duyar gibiyim... Ancak şu var ki; yumurtadan ürkersek iyi kolesterolü destekleyici özellikte olduğunu göz ardı etmiş oluruz. İçerdiği oleik asit sayesinde, iyi kolesterolün, toplam kolesterolle ideal dengesini sağlar ve asla tehlikeli değildir. "Hem tehlikeli değil, hem de tokluk veriyor, hem de şekeri düzenlemeye yardımcı ise; haydi o zaman tüm gün sınırsız yumurta yiyelim" diyor Sn. Canan Karatay...
Aynı şeyi yaz günü önerebilir miydiniz? durduk yerde alerjik reaksiyon gelişmesi bizi şaşırtmazdı... Bu durum sürdürülebilir de değildir. Sorun şu ki; zayıflamada ve sağlıklı beslenmede, yalnızca ömür boyu sürdürülebilir bilgiler geçerlidir. 10 günlüğüne şu diyeti yap, 3 ay protein diyeti yap, peki ya sonra? Yani esas sorunumuz, bir şeyleri kendimizi zorlayarak yapıyor olmamız. Şimdi ben size desem de yumurta bir mucizedir diye; kaç gün arka arkaya yersiniz? Kendinizi zorlamadan ne şekilde yiyebileceğiniz önemlidir. Hiç yemediğiniz bir şeyi de nereye kadar zorlayabilirsiniz?
Yumurtaya ilişkin diğer övgülerim ise şöylesıralanabilir: Kansızlığı önlemekle hafızaya yardımcı olur ve bir de dinamizminizin azalmasını engellemiş olur. Vejeteryanlar ve çocuklar için çok değerli bir hayvansal protein kaynağıdır. doku ve kas onarımı, yara iyileşmesi, hormon ve enzim üretimi, gibi işlemler için hayvansal proteinlere ihtiyaç vardır ve yumurtadaki proteinler eşsiz bir kimyaya sahiptir.
Pişirme süresiyle ilgili olarak da Sn Canan Karatay yine o eşi benzeri görülmemiş uyduruklarından birini daha yapmış:Efendim diyor ki; yumurtayı ocağa gösterin çekin, cıvık yumurta tüketin. Yoksa yararlılığı kalmaz. Beslenme uzmanlarından birinden "aşırı pişirme halinde yararlılığı azalır" diye bir şey kulaktan dolma yolla duymuş ve bunu yanlış yorumlamış olmalı. aşırı pişirme ve yumurtayı katı hale gelinceye kadar pişirme arasında dağlar kadar fark vardır. ideal süre 12 dakikadır. Yumurtada avidin adlı bir protein vardır. Biotin adlı da kıymetli bir vitamin vardır. Eğer siz yumurtayı katı hale gelene kadar pişirmezseniz, avidin proteini, biotini kendine bağlar ve etkisiz hale gelerek yumurtanın yararlılığını azaltırlar.
Mikrofonu elinize almadan önce herşeyi uzmanına danışmak gereklidir. Herşeyi uzmanına sorup öğrenmek, veya en azından bilimsel kaynakları taramak, toplum sağlığı açısından daha isabetli olacaktır. Siz siz olun yumurtadan şaşmayın. Yumurta dahil hiç bir besinin tüketiminde aşırıya kaçmayın. 12 dakikadan az veya fazla pişirmeyin. hiç yiyemiyorsanız da yemeyin. önemli olan kıymetini bilmeniz doğru ve sağlıklı bilgiye sahip olmanız bunu önemsemeniz ve mümkün olduğunca hayatınızda sağlıklı besinlere öncelik tanımanızdır....
