Kış yaz demeden bulduğumuz sebzeyi kızartıyoruz. Nasıl da lezzetli?.. Fast food ların içinde arasında her yerde kızartmalar var. Hangi restorana gitseniz menüyü elinize aldığınızda hep garnitür olarak pek çok seçeneğin içinde patates kızartması yer alıyor. Bu yazıyı olurken kızartmaların ardından ne çıkacak diyorsunuz belki de
Bir düşünün: kızartma yapılabilmesi için yağdan cız sesi gelmeden hiçbir şeyi kızartamayız. İşte bu sesi duyduğumuzda termometreyle ölçülen yağ sıcaklığı literatürde yağın yanma noktası olarak tanımlanır. Konudan biraz kopmuş gibi davranıp biyodizel ne olduğunu sorgulayalım: Bir tür otomobil yakıtıdır. Yani ikinci el yağlardan elde edilen bir tür petrol türevi kimyasal bileşiktir. Şimdi bildiğimiz parçaları birleştirdiğimizde ne çıkıyor? Birinci sınıf hiç açılmamış tenekeden zeytinyağı da kullansanız, yağdan cız sesi gediğinde yağ yanıp, petrole ya da biyodizele dönüşüyor. Süngeri sıkıp bu yağın içinde serbest bıraktığınızı düşünün. Kızaran patates, patlıcan ya da hamur, artık biyodizel içmiş bir süngerdir. Kendinizi kızartma yermiş gibi düşündüğünüzde, boğazınızdan yarım çay bardağı sıvı yağın aktığını ya da petrolün aktığını hissediyor musunuz? Kızarmış besinler bu nedenle kanserojendir. Bunu bilmeyen yok. Ancak kızartmalar yine de cazip diyenlere duyurulur: Bundan sonraki hayatınızda kızartmalara baktığınızda karşınızda kızartma değil de, otomobil yakıtı içmiş sünger görmeyi başarabilirseniz, isabetli olacaktır. Bu yazıyı okurken hepiniz gözünüzle bu biyodizel içmiş süngerin içinden bir iğne geçirin. Her bir milimetrekaresinde yağa temas vardır. Doğru değil mi? Üstelik her gram yağ 9 kcal. dir. Ağırlığının 9 katı kaloriye sahiptir. Vücut; önce karbonhidratları yani un, şeker, nişasta gibi besin maddelerini yakmayı tercih eder. Diyebiliriz ki; hem kanserojen, hem de çok hızla kilo aldırıyor. Çünkü vücut, yağların çok azını yakabilir, kalanını depolar. Et, süt, yoğurt, tavuk, balık, yumurta, peynir, sebzelerde azar azar derken gün içinde yeterince yağ alıyoruz zaten
Yeme davranışındaki hataların kökten çözülebilmesi için, ne yediğinizi tam olarak anlamanız önemli bir çıkış noktasıdır. Her yemekte yağ az miktarda alınmalıdır. Ancak fazla yağı her öğünde gözünüz radar gibi tarıyor olmalı. Yağın hem miktarına, hem cinsine hem de kızarıp kızarmadığına aynı anda dikkat etmenizde fayda var. Izgaraları tercih edin, kızaran hamur yerine zeytinyağlı kısır veya bulgur pilavı yiyin. Kendinize doğru bir yeme planı yapmak için her öğün birkaç saniye ayırın. Böylece uzun vadede çok şey kazanacaksınız.