Yazı Boyutu:
Ülkemizde genellikle kadınlar arasında ,zahmetli bir işe girişilirken,"bu el benim elim değil,Fatıma anamızın eli" denirki , uğraşı rast gitsin.
Bu anılan FATIMA Peygamber efendimizin kızı ,Hz.Fatıma dır.
Bir gün eşi Hz Ali ile kavgalı iken hırsla elini helva kotardığı tencereye sokup karıştırmaya başlıyor,etrafındakiler çok sıcak helvaya çıplak elini daldırıp ,kepçe gibi çevirmesini görünce bunun bir mucize olduğuna şahit oluyorlar !
Bu olaydan sonra ,o zamandan beri doğumlarda ,yoğurt yaparken,yemek kotarırken hep Hz.Fatımanın adı anılır. Hatta el şeklinde nazarlıklar camdan yapılıp evlere asılırken altından olanlar boyunları süslüyor !
Benim bahsedeceğim Fatima Avrupa daha doğrusu Hıristiyan dünyasının Fatimasıdır. Bizimki ile onlarınkinin ortak yanı el fiğürlerinin yapılıp kullanılmasıdır.
Karıştırmamak lazım.
Portekizde Lisboa (Estremadura eyaleti) yakınlarında bir kasaba var ,adı Fatima !
Bu ad fatima adlı bir genç kadından geliyor.
Bizim sözde tarih filimlerimizde genç savaşcı oğlan Bizans Tekfurunun kızını kendine aşık eder ya, Avrupa kültüründede prens bir Müslüman kıza aşık olur,prensin ailesi evliliğe karşı çıkarlar ama "gönül ferman" dinlemez, birbirlerini severler ,her sevenler gibi evlenirler (!),hatta uzun yıllar prensin ailesinden en yakınları bile küsü tutarlar.
Haliyle kız Hıristiyan olur !
Prens de kıza doğduğu köyü hediye eder,köyün adı o zamandan beri Fatimadır ,çünkü kızın adı Fatimadır.!
1917 yılında küçük üç köylü kızı (Sacinta Martos,Francesco ve Lucia Santos) 13 mayısta Fatima köyünde kırda kuzu otlatırken birden Hz Meryem onlara görünür ve konuşur.
Onlara bulundukları noktada bir kilise yaptırılması gerektiğini ve üç sır söyler.
Çocuklar bunu ailelerine anlatırlar ama kimse inanmaz.
Meryem onlara söz verdiği gibi her ayın 13 ünde gelip görünür, beş ay boyunca.
Çocuklar ailelere ne kadar anlatamasalarda bu söylenti yayılır ,kilise tarafından derin derin sorgulanırlar,herkes sonunda madem dediğiniz doğru hadi bizede görünsün derler ve ekim 13 de 70 000 kişi görüntünün oluştuğu yerde toplanırlar.
Bu topluluk oniki dakika boyunca orda güneşin dans ettiğine şahit olur !
Kızlardan ikisi peşpeşe o sıralarda ölürler bir tanesi 85 yaşına kadar yaşar,kilise üçünüde Azize ilan eder.
Fatima köyünde büyük bir Şapel yapılır,bu üç kızda şimdi orda yatıyor.
Girişte Meryemin büyük bir heykeli var başındada heykele yakışacak büyüklükte bir altın taç ile .
Hıristiyan dünyasından oraya milyonlarca insan gelip mumlar yakar ve dileklerde bulunurlar.
Halen isteği yerine getirilenlerden, adağı "benim şu derdime çare bul,sana dizlerimin üzerinde sürünerek geleyim" diyenler orada 500 metrelik yolu dizlerinin üzerinde emekleyerek teşekkür huzuruna çıkmaktalar !
Şimdikinden iki önceki Papa B.JOHANNES PAULUS II, görevdeyken bir gün Fatimaya geliyor,bir ayin yönetiyor ve bir jest yapıyor.
O günün anısına Meryeme bir armağan bırakıyor.
Bu armağan onun canınla ,prestijiyle,hitap ettiği toplumun onuruyla, kutsallığıyla ve Tanrının gözündeki değeriyle çok yakından ilgili !
Cebinden bir kutu çıkarıyor ,içinden bir şey alıp Meryemin altın tacına takıyor !
Papa ne takıyor biliyormusunuz, Vatikan meydanında halkı takdis ederken göğsüne saplanan kurşunlardan bir tanesini !
O Papanın Aziz ilan edildiğinide ilave edeyim !
Aziz Papanın göğsüne o kurşunu kimin yerleştirdiğini nasıl olsa biliyorsunuz, değilmi!
Benim söyleleme gerek yok !
Demekki Fatima kasabasında Meryemin insanlara göründüğü o kutsaL yerdeki heykelinin tacında ,Aziz ilan edilmiş ,Hıristiyan dünyasının dini liderinin göğsüne saplanmış Müslüman -Türk dünyasından bir kişininn sıktığı kurşun duruyor !
Gelelim üç sırrın ne olduğuna;Birincisi 2,Dünya savaşı,ikincisi ,Sovyetler birliğinin dağılacağı üçüncüsüde Papanın suikaste uğrayacağı !
Yani Meryemin verdiği üç sırdan hiç olmazsa bir tanesinin oluşmasında katkımızın olması hiçde anımsanacak bir şey değil tabii.!
Tam iyice duyamadım ,affedersiniz ne dediniz,Avrupa birliğinemi giriyoruz ?
Hayırlısı olsun !