Yazı Boyutu:
17 şubatta Mo Yan Türkiyeye geldi.
İstanbul ve Ankarayı ziyaret etti,hayırdır neden geldi, Nobel ödüllü yazar ülkemize demezmiyiz !
2013 de Çinde ,Türkiye Kültüretkinlikleri kapsamında 100 Çinli entellektüelin ülkemizde ağırlanması projesiile ziyaretimize geldi.
Mo Yan ilk olarak Topkapı Sarayı,Yerebatan Sarnıcı ve Sultan Ahmet Camiini ziyaret etti. Tabii arkasından KapalıÇarşı,Taksim ve İstiklal Caddesi,İstanbulun nabzının attığı yerler, Galata Köprüsü dahil.
Kendisi 2012 de Nobel Edebiyat ödülünüaldı bizim 2006 Nobel Edebiyat Ödüllü yazarımız Orhan Pamuklada bir arayageldi.
İki Nobelli yazar karşılıklı nasıldurdular,birbirlerinin gözlerine nasıl baktılar nasıl el sıkıştılar,nasıl halhatır sordular orda olmak vardı !
Ben politikacılardan pek hazzettiğinisanmıyorum ama iki ülkenin ortak projesinden olması dolayısıyla bu ziyaretin,Kültür Bakanı ve Cumhur Başkanı ziyaretlerini kapsadığınıda biliyoruz.
Kızıl Darı Tarlaları Çinde bir ailenin üçkuşağının 1923-1976 yılları arasındaki öyküsünü anlatarak romanın çatısınıçatıyor.
Uzak Doğu romanı deyipte doğamanzaralarının yan tarafa çekildiği zaten görülmez, Mo Yanda eserini birfotoğraf estetik ve görselliğinde gözler önüne sererek ,hikayeyi onun üstüneyayıyor.
Acaba ben Çinde hiçde azımsanmayacakzamanlar geçirdiğimdenmi bu kadar sinematoğrafik gördüm anlatılan sahneleridiyordumki:Nobel Ödülünüde benim hatırım için vermediklerine göre iş tamkotarılmış !
1984 dü sanırım Stocholm'de bir uluslararası akupunktur kongresinin kapanış seramonisine Karl Nobel de geldi tanıştık.Emin olun Mo Yan'a ben torpil yaptırtmadım ,bileğinin hakkıyla aldı ödülü !
Roman tam bir kronolojik sırayla gitmiyorama Çin ile ,sosyalist devrimle,Çinin öğretmeni ve lideri Mao ile ilgili birşeyler bilenlerin elinden bırakamayacağı bir lezzet tabağı.
Şimdi bile Çinde şöyle bir aylık kadarbile olsa ziyarette bulunanlar ,eğer bu kitabı okumuşlarsa bir çok anımsatmaile sıklıkla karşılaşırlar.
Japon istilasına karşı verilen direnişsavaşı,o kaosun içinde Çinlilerin birbirleriyle boğazlaşması,Komünist HalkDevrimi, Kültür Devrimi,Çin tarihindeki Halk hareketleri ve ilişkileri.
Böyle ortamlarda toz dumanın ortadankalkmasına kadarki süre içinde ne kadar insanın ne amaçla olduğuda pek belliolmadan kim -niye vurduya gittiğide gözler önüne seriliyor.
Her şey aydınlanana ,Devrim şekilleniportaya çıkana kadar ;belkide yüz binlerce insan o tsunaminin dalgaları arasındaboğulup gidiyor. İnsan karakterinin yırtıcı hayvansılığı bir müddet sonra bütündeğerleri nasıl tarumar ediyor.
Birbirlerine normal zamanda çok saygılıolanlar itibar ve hürmet alıp verenler otoritenin merkezi kaydığında nasıl bircanavara dönüşüyor ;bakmak lazım !
Hele açlık insana neler yaptırıyor,içimizdeki hayvanın beslenme içgüdüsü tatmin edilemeyince nasıl Saldırganlık veSeksüel içgüdünün bayrağı zirveye çektiğini görürsünüz bu öyküde. Hatta hayvanlarınbile organize olup bu işlerin içine bilfiil katıldığını hayretle saptarsınız.
İnsan olurda aşk olmazmı,savaş olurdaseks olmazmı. Hayvansal iç güdülerin birbirleriyle kolkola nasıl toplumlarıavucuna alıp hamur gibi yoğurabildiğini anlatıyor hikayeci.
Çinde biraz detaylı bir gezi proğramınadenk gelirseniz bu kitaptaki bir çok noktanın hala kanayan bir yara gibi sizedesunulduğunu görürsünüz.
Çindeki Kültür Devriminin ne anlamageldiği ise hiç uzun lafa hacet yok; yirmibeş milyon can demektir.Benim GelenekselÇin Tıp Akademisinde okuduğum seksenli yıllarda tanıştığım hemen herkesinailesinden bir veya daha fazla kişi Kültür Devriminden nasibini almıştı!
Ne kadar modern ve Çağdaşlığa ,komşuluğave işbirliğine ait nutuklar atılsa bile ;toplumların hafızası asla büyükacıları unutmuyor !
Hani bir köylünün tarlada çocuğunu biryılan sokup öldürüyorda,köylüde yılanı öldürmeye çalışırken tahra ile kuyruğunukoparıyor ya:sonra bu düşmanlık ortadan kalksın insan oğlu ,Şahmaran oğlu ilesulh yapsın deniyor,ısrarda ediliyor ama yılan ne diyor köylüye: sende evlatbende kuyruk acısı var dost olamayız ebedi !
İşte bu meselden dolayıdırki dünyamızdahala aradan ne kadar zaman geçerse geçsin. Birbirlerinin canını yakantopluluklar asla dost olamıyorlar !
Savaşların öldürdükleri sadece savaşanaskerler değil toplumun onuru ve insanlık değerleridirki savaşların en kötüsükardeşin kardeşi boğduğu iç savaşlardır.
Dünyada toplum kanaat önderlerinin en başgörevi kardeş kavgalarına yol açmamaktır.
Aksi taktirde ne insanlık nede kutsallıkkalıyor !
Hoş geldin Mo Yan , dilerim hoşgörmüşsündür !