“Bazen doğru olanı yapmak için, en çok istediklerimizden vazgeçmemiz gerekir. Hayallerimizden bile…" Can Yücel
Ne kadar çok olsun diye uğraşırız bazen.
Kimi zaman biri bizi sevsin diye kendimiz olmaktan çıkarız, kimi zaman bir hayalimize ulaşmak için sabahları ederiz daha olmadan o kadar çok benimseriz ki onu heyecanı uyutmaz bizleri…
Yavaş yavaş anlarız ki sonradan olmayacak ama bunu kabul edemeyiz sanki içten içe, emek var orada, umut var, heyecan var sımsıkı tutunmuş bırakamayacakmışız gibi düşünürüz o ipleri ama artık bu düşüncenin bile bize ağır geldiğinin farkında olmamıza rağmen, zorumuza gider bırakmamız…
Çünkü öğrenilmesi en zor duygularımızdandır; kaybetmek ve vazgeçmek…
Hiç geri adım atmak istemeyiz emek vermişizdir, bizim olsun istemişiz, uğruna sabahları etmişiz.
Kabullenmek istemeyiz, olmayacağını ama bilemeyiz ki belki de yeni bir yol vardır bizim için çoktan aslında…
Bir bıraksak, bir vazgeçsek belki çok daha güzeli olacak, çok daha iyisi çıkacak karşımıza…
Kolay değildir içini içimize sığdırmayadığımız şeyden vazgeçmek….
Olmasın ama biz onun için uğraşalım diye söyleriz çoğu zaman…
Neden?
Çünkü bırakınca sanki her şey bitecek, ondan başka yol olamaz diye düşünürüz. Kabullenemeyiz o kadar verilen emeğin boşa gideceğini…
Ama belkide boşa gitmedi?
Farklı görmemizi sağladı, sağlam basmamızı sağladı, kendimize inandırdı o olmadı diye biz bir hiç olmadık ki…
Belki bizim için daha güzeli hazırladındı ve bizim ona ulaşmamız için ellerimizle onu sımsıkı tuttuğumuz artık kanatmaya başlayan ipi bırakmamız lazım ki bize hazırlanan yol yaramızı sarsın…
Her şeyin sıradanlaştığı bir dünyada bazen kaybetmek en doğru seçimdir.
Ve o dünyada en yerinde tercih; vazgeçiştir.
Bir danışanımın seansın sonunda kendisiyle olan yüzleşmesini unutmuyorum:
“Çok özür dilerim kendimden hiç hak etmediği halde kendimden her konuda taviz verip bazı şeylere bütünüyle sahip çıkıp ellerimden kaymasına izin vermediğim için, ellerimi paramparça etmesine rağmen sıkı sıkıya tuttuğum için, koşup takatim kalmayıp yere düştüğüm zamanlarda bile dizlerimi kanata kanata ulaşmak için devam ettiğim için.
Aylar boyunca sadece duvara bakıp günlerin bomboş geçmesine izin verdiğim için.
Hayatımın en güzel zamanlarını kendime zindan ettiğim için.
Zamanımı bir hiç uğruna sarf ettiğim ama en önemlisi bu şeye ilk başlarda değeceğini düşünmüş olduğum için.
Kendi kendimi kandırdığım için.
Hala bunları düşünüyor olduğum için.
Meğer vazgeçmek kaybetmek değilmiş"
İşte o yüzden bazen vazgeçmek gerekir…
Yazımın sonunda kendi ritüelimi paylaşarak sizlere veda etmek istiyorum;
*Teslim olduğumuzda, değişir.
*Bıraktığımızda, akar, gider.
*Kabul ettiğimizde, iyileşir.
Ve en önemlisi herşey zamanı geldiğinde gelir…
O yüzden hayallerimiz, hedeflerimiz olsun… Hedeflerimiz için eylem adımlarımızı alalım ve elimizden geldiğince çabalayalım, mücadele edelim… Sonra da tevekkül… Tüm bunların başlangıcında da, sürecinde de, sonunda teslimiyette de sakin, dingin ve hep iyi niyetle olalım…
Belki de İrademizin gücünden üstün olan şeylere üzülmekten vazgeçmek, bizi daha mutlu edecektir, ne dersiniz?
Tercihlerimiz, Vazgeçişlerimizdir…
01 Aralık 2024- 1
- 164
Ebru Doğru
Sadece yazdığıyla kalmayıp yaşantısıyla rol model olan gönülden alkışladığım dualarımda her daim olan güzel insan gönlüne kalemine sağlık