Yazı Boyutu:
Kurtarılacak, önlenecek, geriye döndürülecek durum yok.
Kökleriyle söküldü, götürüldü.
Bir milenyum denilen yaklaşık bin yıldır büyüdüğü, ürün verdiği, rüzgârı, yağmuru, kavurucu sıcağı yaşadığı ama mutlu olduğu toprağından alındı.
Alışık olmadığı iklime, yerlere göç ettirildi.
Sözde onun iyiliği içindi.
Daha iyi bakılacak, dünya insanı tanıyacaktı.
Ödemiş Bademlinin anıtı, 10 asırlık zeytin ağacını.
***
Türkiye tanıtımının dünyaya tanıtılması amacıyla 23 Nisanda Antalyada açılacak EXPO 2016 fuarı için taşındı ülkenin en yaşlı ağacı.
Yerinden 400 kilometre öteye, kamyon kasasında yolculuk ettirildi.
Akademisyenler, uzmanlar iddiaya göre; Burada yaşar, daha iyi gelişir demişler.
***
7,5 metre gövde çevresi, 6 metre boyu, 9,5 metre kök derinliğiyle yeni yerine yerleştirilen tarihi ağaca can suyunu veren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğanda temennisini dile getirdi:
İnşallah burada tutacağına inanıyoruz
945 yıllık zeytin ağacı Cumhurbaşkanı adına dikildi.
Biraz ilerisine yine sökülüp götürülen aynı cins 400 yıllık ağaç da, Gıda, tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik adına.
Başbakan gelemedi, ağacı hazır.
Ahmet Davutoğlu da yaklaşık 800 yıllık bir başka zeytin ağacına belki açılış veya öncesinde can suyunu verecek.
***
Ağacın tarihine dönersek
Kaba hesapla 1071 yılına denk geliyor.
Fidan ya dikildi veya çekirdeğinden büyüdü.
O tarihten sonra neler yaşadı?
Beyler, paşalar, padişahlar, sultanlar dönemini geride bıraktı.
Cumhuriyete tanıklık etti.
Köylülerin saygısı, çocukların sevgisiyle anıldı.
Hep yerinde, parmakla gösterildi.
Herkes ondan söz ediyordu.
Dile kolay.
Küçücük fidan iken
Türklerin Anadoluya açılmasını sağlayan Malazgirt savaşı ve zaferi yaşanıyordu.
Nereden, nereye
***
Kökleri yeni yerinde tuttu; tuttu.
Tutmadı, ülkenin yaşayan tarihi yok oldu.
Sevabı, günahı da
Yeşili nam, tarımı şan kabul edip, nafakasını topraktan, ağaçtan sağlayan
Ödemişin Bademlisine!