Yazı Boyutu:
Başkanımıza açık mektup yazdık.Lağım sularının körfeze döküldüğünü
Çevrenin dayanılmaz koktuğunu
Kanalizasyonların çekmediğini, rögar kapaklarının patladığını
Göstermek istedik.
İstedik ki; bu gerçekler bilinsin.
Çevre kirliliğinin sebebi bilgi yetersizliği, yalan yanlış bilgi kirliliği olmasın.
*
İzmir Büyükşehir belediye Başkanımız cevap vermedi.
Samimiyetle, ifade edelim ki
Tepki bekliyor, çağrıya icabeti düşünmüyorduk.
Öyle de oldu.
Ne kendi, ne kurmaylarından ses gelmedi.
Açıklamayı, konunun muhatabı İZSU yaptı.
Her şeyi açıkça ortaya koydu, kirliliğin denize döküldüğünü itiraf etti.
Sözünü de verdi.
İlk hedef; denize akanlar kesilecek.
İkinci hedef; kanal hatları temizlenecek.
*
İZSU açıklaması şöyle:
Narlıdereden başlayarak Basmane 9 Eylül Meydanına ulaşan Büyük Kanal Projesine ait kolektör hattı, pompalarla Çiğli Arıtma Tesisine gitmektedir.
Ancak son yağışlarla kanal doluluğu yüzde yüze ulaşmış, körfeze çıkışlar tespit edilmiştir.
Kanalizasyon Daire Başkanlığının tüm ekipleri bu noktalara konuşlandırılmıştır.
Sorunlu bölgeler tespit edilmektedir.
Çalışma sonrası hattın içinde aşırı derecede malzeme olduğu belirlenmiştir.
24 saat çalışılsa dahi malzemenin temizleneceği çok uzun zaman alacaktır.
Hattın temizlenmemesi nedeniyle, denize atık şu deşarjı olmaktadır.
Önceki gün (12 Mart) denize akıtılanların önlenmesi için ihale yapılmıştır.
Çalışmalara hemen başlanacaktır
*
Meğer sıkıntı büyükmüş.
Belediye üst yönetiminin gerginliği bu yüzdenmiş.
Konu yazıldı, çizildi vatandaş bilgilendirildi.
Gerçekler de öğrenildi.
Bundan sonrası
Bitiş süresi belli olmayan temizlik çalışmaları
Evsel sıvı atıkların mecburen denize boşaltılmasıdır!
*
Hepsinin özeti;
Doğanın azizliği, sistemin acizliğidir.
Faturası;
Şehre, şehirde yaşayanadır.
Böyle durumlarda
En iyi yöntem sessizliktir.
Ne siyasi rakiplere çıkışmak, ne cevap vermektir.
Derdi bir an önce bitirmektir.
Aksi takdirde
Körfeze akan sularla sürüklenmektir!
