Yazı Boyutu:
Körfez, İzmire Allahın bir vergisi.
Coğrafi yapası, doğal akıntısı, dalyanları, kuş cenneti, denizi besleyen dereleriyle şehre anlam kazandıran zenginlik.
Kıymetini hiç bilemedik.
Cahilliğimizle kirlettik.
Bencilliğimizle güzelliğini harcadık.
Fosseptik çukuruna çevirdik.
Sonradan aklımıza geldi.
Mavi körfez, yaşayan deniz söylemiyle ayıplarımızı örtercesine sarıldık.
*
Bugün hedef büyük.
Kıyılar yeniden düzenlenecek, insan denizle bütünleşecek.
Yaşam alanları yaratılacak.
İzmir kıyıları cümle âleme örnek olacak.
*
Hayalimiz ise rüya düzeyinde.
Körfezde yüzecek, çoluk çocuk kulaç sallayacağız.
Hocalardan oluşan büyük kurul harıl harıl çalışıyor.
Mutlaka projeleri çok.
Henüz uygulamaya giren yok!
*
Tasarlanan tablonun tersi facia.
Örnek, Narlıdere sahili.
Yeşil ile mavinin birleştiği, milyonluk konutların serpiştiği sahil evleri bölgesi.
İki yıl önce bölgedeki kanal kuşaklaması yetersiz kaldığı gerekçesiyle sistem yeniden planlandı.
Bölgenin kanaL atıkları toplanarak, ana hatta pompalanacaktı.
Kâğıttaki proje, arazideki çalışmayla uyuşmadı.
Hatalı imalat, gecikmeler, müteahhit cezaları falan sonunda bitirildi dendi.
Yollar asfaltlandı, sistemin çalışıp çalışmadığına bakılmadı!
*
Dolayısıyla bölge kokan sahil oldu.
Pompanın yetersiz kalması, yan bağlantıların şişerek tıkanması, toplayıcı hattın dolmasıyla koku her yana dağıldı.
Narlıdere sahilinde değil dolaşmak cam açmak korku oldu.
*
Ekibi, aracı, yöneticisi, ilçe belediye başkanıyla çözüm aranıyor.
Dert büyük, vakit sınırlı.
Yağışla birlikte atıklar yollara saçılacak, bölgeyi parçalanmamış parçalar saracak.
Harcanan emek, kamu parası geride kaldığı için önemli değil!
*
Körfezde hedef büyük.
Hayaller düşüncelerimize sığmıyor.
Alt tarafı iki kilometrelik kanal çalışmıyor, millet işkencede.
Bu nasıl rüya?
Hem korkulu, hem kokulu!