TALİHİ KAÇIRAN TALİHSİZ OLSAYDINIZ…

  • 0
  • 292
Yazı Boyutu:

Bir yaşam gerçeği önünüzde.
Kendinizi test edin.
 
         *
27 yaşındasınız.
Hayalleriniz büyük, umutlarınız fazla.
Ama işiniz yok.
Hangi kapıya başvurduysanız boş, ne yaptıysanız hava.
Güzel maaşlı iş, anlayışla bir eş, sıcak yuva ve sırayla üçü bulacak çocuk özlemi içinizde.
Bir gün olacak. Ancak nasıl?
 
           *
Canınız sıkılıyor.
İzmir’de aynı insanları görmekten, aynı sorularla karşılaşmaktan bunalmışsınız.
Bir hava değişimi gerekli.
Hem kafanız dinlenir, hem moral düzelir.
Kayseriye’ye ablanızın yanına gidiyorsunuz.
Kocasinan ilçesinde oturuyor, en fazla 2-3 gün kalınır, sonra dönülür.
Orada ne yapılacak ki?
 
             *
İlk gün çevre değişik geliyor.
Ev bütçesinden ayırdığınız iki onluk cebinizde.
“ Buraya kadar gelmişken şansımı deneyim” içgüdüsüyle büfeden Süper Loto oynuyorsunuz.
İkramiyesi birikmiş, herkes kuyrukta.
“İnşallah” diyerek cebinize koyuyorsunuz.
Orada dönüşe kadar kalıyor.
Zaten cepte başka bir şey yok.
 
             *
Yeniden İzmir’e geldiniz.
Anneniz sizi karşılıyor. Hal, havadis soruyor.
Kısa cümlelerle anlatıp, pantolon- gömleği değiştirip dışarı çıkıyorsunuz.
Yine içinizde daraltı, sıkıntı.
Belki bir iş umuduyla dolaşıyor, cebinizdeki bileti unutuyorsunuz.
 
          *
Anne evi topluyor, oğlanın yol kirlisi elbiselerini makineye atıyor.
Cebine hiç bakmadan.
Niye baksın, biliyor ki hep boş.
Yıkıyor, kurutmak için asıyor.
 
          *
Ertesi gün memleket çalkalanıyor.
Loto’nun rekor ikramiyesi bir kişiye çıkmış.
21 milyon 763 bin liranın sahibi olacak.
Herkes konuşuyor:
“Kayseri’deymiş, ama kimde?”
Kendinizi hiç düşünmüyorsunuz.
Hangi kuş kafaya konacak, neyin bahtı yüzümüze gülecek?
 
              *
TV’lerde hep meçhul şanslıdan söz ediliyor.
Bir ara aklınıza takılıyor.
Kayseri, Kocasinan, süper loto, acaba?
- Anneeee, öbür pantolonum nerede?
- Yıkandı, ütülendi, yatağının ucunda.
Apar topar, koşturarak ceplerine bakıyorsunuz.
Lime lime, pamuklanmış bir kâğıt parçası.
Numaralar yarı silik, yarı okunur vaziyette.
İkramiyenin numarasına bakıyorsunuz, hepsi benzer.
Hissediyorsunuz ki, rekor ikramiye size çıkmış.
 
           *
Çığlıkla sevinemiyorsun.
Çevre kararıyor, için yanıyor.
Talih ve talihsizlik önünde.
Hayal, umut, servet hem elinde hem çok uzakta.
 
           *
Bundan sonrası hukuk meselesi.
 
           *
Şimdi söyleyin.
Pantolonu ütüleyen anneye tutumunuz ne olurdu?
Bağırır, çağırır, sinirinizi kusar mıydınız?
Onunla oturup ağlar mıydınız?
Yoksa üzülmesin diye “ Boş ver anacım” olgunluğuyla yanağından öperdiniz?
 
            *
Vereceğiniz yanıt…
Kişiliğinizin etiketidir.
Sevginizin ve fiyatınızın!

YORUM YAZ