TEMSİL, TÖREN, AĞIRLAMA…

  • 0
  • 854
Yazı Boyutu:

Başbakan rahmetli Bülent Ecevit’in sözüydü:

“ Devletin, millete saygısı israfı önlemekle başlar”

Bu nedenle…

Tasarruf genelgelerini sık sık yayınlatırdı.

              *

Bugün kamu harcamalarında kısıtlamadan söz edilmiyor.

Bazı kesime göre; zenginleştik.

Vatandaşın milli geliri, ülkenin refahı arttı.

Öyle genelgelere gerek kalmadı.

Sıkıntılar geçmişte bırakıldı!

             *

Sahiden öyle galiba.

En çarpıcı örnek; “ temsil, tören, ağırlama” harcamaları.

Bir yönetmelik çıkarıldı, başkanlara geniş yetki verildi.

Harcamanın konusu, kapsamı önemli değil.

Miktarının ucu açık.

Verilecek paranın yetki ve takdiri başkanlara ait.

“ Fasulyenin nimetleri” adıyla biri toplantı mı yapacak, başkanın oraya katılmasına şart değil.

Nedir faturası getir, al paranı.

Daha önceki yıllarda…

Sünnet olan çocuğa hediyeyi, başkan kendi cebinden alırdı.

Bugün…

İster altın, ister gümüş ver, hesap “ temsil, tören” bütçesinden.

             *

Konaklama, ziyafet, kokteyl hatta misafirleri istediği yeri gezdirme her şey serbest.

Çok sayıda misafir geliyorsa, başkan isterse konut kiralayabilir, döşer, süsler.

Zevkine, sefasına bağlı.

              *

Yine eski dönemlerde…

Devlet harcamalarını kontrol eden, kurumları uyaran ve hatta kişi borçları çıkaran Sayıştay, başkanların korkusuydu.

“ Temsil, tören, ağırlama” yönetmeliğinde devre dışı bırakıldı.

Her nedense…

“ İstişari mütalaası “ alınmadı.

Kanunun ilgili maddesine göre görüşüne başvurulmadığı için “ Bu harcamalar Sayıştay denetim ve yargılaması açısından bağlayıcı nitelikte değildir” özü ortaya çıktı.

Harcamayı yapanın da eli rahatladı!

              *

Her belde, ilçede “ kavun, karpuz, kabak, turp, yoğurt” festivali varsa…

Etkinlik adı altında eğlence bitmiyor, sanatçılara binlerce TL veriliyorsa…

Ziyafet, kokteyl, gelen-giden eksik olmuyorsa…

Yönetmeliğin güzelliğindendir.

Belediyede her müdürlüğün bütçesi de ayrıdır.

Özel kalem, dış ilişkiler, basın-yayın, kültür- sosyal işler, sosyal yardımlar ödenekleri farklıdır.

Biri biterse, diğeri devrededir.

              *

“ Sana ne kardeşim?” diyenler çıkacaktır.

Doğrudur.

Temsil, seçilenin hakkıdır.

Tören, şanındandır.

Ağırlama, ağalık ruhundandır.

Ama… Giden milletin parasıdır.   

             *

Kim, nereye, ne kadar harcamış?

Sormak vatandaşa, söylemek başkana yakışandır…

Yoksa?

Hepimizin can sağlığıdır!

YORUM YAZ