KANALLARIN BAĞLANMASI

  • 0
  • 1.176
Yazı Boyutu:

Bizim İzmir Portalının değerli okurları
 
Daha önceki yazılarımda sizlere farklı gebelikten korunma yöntemlerinden bahsetmiştim. Bu hafta sizlere kadınlarda geri dönüşü olmayan yöntemlerden olan tüp ligasyonu, yani kanalların bağlanması yönteminden bahsedeceğim. Artık çocuk istemeyen çiftler için, kadın veya erkekte operasyonla kanalların bağlanması son seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır. Kadında kanalların bağlanması geri dönüşü olmayan bir yöntem olarak kabul edilir, ancak kanalların bağlanan bazı kadınlar istisna durumlarda tüp bebek yöntemiyle çocuk sahibi olabilirler.
Dünyada 200 milyondan fazla kadın operasyonla kanallarını bağlatmıştır. ABD de yılda yaklaşık bir milyon kadın ve bir milyon erkek kanallarını bağlatmaktadır.
 Ülkemizde ise 2008 Türkiye Nüfus Sağlık Araştırması sonuçlarına göre gebelikten korunma yöntemi kullanan kadınların %8 ine tüp ligasyonu uygulanmıştır. Ancak ayni araştırmada ülkemizde üreme çağındaki kadınların %66 sının artık çocuk istemedikleri de belirtilmiştir.
Türkiye’de evli çiftlerde kanalların bağlanması 1983 teki 2827 nolu yasaya göre, ancak eşlerin yazılı onayıyla mümkün olmaktadır. Üreme çağındaki bekar veya dul bir kadın, kimsenin onayı olmadan kanallarını bağlatabilir.
 
Nedir kanalların bağlanması?
Gebelik oluşması için erkekten gelen milyonlarca tohum hücresinin(spermin),yumurtalık kanalında kadının yumurtalıklarından ayda bir çıkan yumurta ile buluşması gerekmektedir. Herhangi bir yöntemle bu kanalların kapatılması halinde bu buluşma engellenecektir. Operasyonla kanalların bağlanmasında farklı teknikler kullanılarak; keserek, bağlanarak, yakarak,halka ve kliple kapatılarak veya başka bir yöntemle tahrip edilerek kanaldan geçiş engellenebilir. Ayrıca histereskopi denilen rahim ağzından ışıklı boru ile girilerek kanalların kimyasal maddeler , metaller veya yapışıklık oluşturacak diğer tekniklerle, fallop tüplerinden yani kanallardan geçiş engellenmeye çalışılmaktadır.
 
Kanalların bağlanması ve menopoz;
Kanallar bağlandığında hormonları salgılayan yumurtalıklara herhangi bir müdahale yapılmamıştır. Hormonlarda herhangi bir değişiklik olmayacaktır.
Kadın menopoza girmeyecektir.
 Adet düzeninde herhangi bir değişme olmayacaktır.
 
Kanalların bağlanması ve istenmeyen gebelik riski;
Kanalların bağlanmasına rağmen nadir de olsa istenmeyen gebeliklerle karşılaşılabilir. Bu gebelikler yıllar sonra bile karşımıza çıkabilir. Farklı kanal bağlama tekniklerinde, binde bir ile binde dört arasında istenmeyen gebelik oranları verilmektedir. Kanalların bağlanması operasyonundan sonra  yapılan gebelik testi müspet olduğunda ultrasonografi ile değerlendirerek dış gebeliğin ekarte edilmesi önemlidir. Çünkü,kanallar bağlandıktan sonra nadir de olsa oluşabilecek istenmeyen gebeliklerin üçte biri ile dörtte biri arası dış gebelik olarak karşımıza çıkacaktır.
Kanallar ne zaman bağlanabilir?
 
Kadında kanallar herhangi bir dönemde bağlanabilir. Adet kanaması bittikten hemen sonraki günlerde(yumurtlama olmadan ve gebelik riski oluşmadan) operasyonun uygulanması tercih edilir. İstenmeyen gebelik nedeniyle kürtaj için başvuranlarda da adet görenlerdeki gibi kürtaj anında , orta  kasık bölgesinden 2-3 cm lik küçük bir kesiyle (minilaparatomi) veya göbek altından ışıklı boru(laparaskopi) ile kanallar bağlanabilir. Normal vajinal doğumdan sonra iki gün içinde göbek altından 2-3 cm lik kesi ile (postpartum minilaporotomi)de kanallar bağlanabilir. Doğumdan hemen sonra rahmin yüksekliği göbek hizasında olduğu için bu dönemde laparoskopi ile kanalların bağlanması sakıncalıdır. Doğumdan iki gün sonrası ile 6 hafta arası enfeksiyon riski nedeniyle kanalların bağlanması operasyonu uygulanmamalıdır. Sezaryende ise, bebek çıkıp rahim kapandıktan sonra kanallar bağlanmaktadır.
 
Tüm operasyonlarda olduğu gibi kanalların bağlanma operasyonunda nadir de olsa komplikasyonlarla karşılaşılabilir. Karın içine kanama, enfeksiyon , yara iyileşme sorunları ve anestezi riskleri karşılaşılabilecek problemlerdendir.
 Kanalların bağlanması kararından önce danışmanlık önemlidir.Kanal bağlanması kararı acil verilecek bir karar değildir. Kullanılabilecek diğer geçici yöntemler ve yöntemlerle ilgili yaşanmış problemler ayrıntılı olarak tekrar değerlendirilmelidir. Geri dönüşü olmayan bu gebelikten korunma yöntemi için karar ,tekrar tekrar  gözden geçirilmeli, kadının,çiftin veya çocuklarının gelecek yaşamlarındaki olası değişiklikler mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır.Yapılan bir çok çalışma ,30 yaş altında kanallarını bağlatanlarda sonradan pişmanlık oranlarını,diğer kadınlara göre çok daha yüksek olarak bulmuştur.
 
Kanalları bağlanan kadınlarda yapılan büyük araştırma sonuçlarında (metaanaliz),bu kadınlarda yumurtalık kanserinin %40 oranda daha az görüldüğü bildirilmiştir. Tüp ligasyonu yönteminin , gebelikten korunma dışında en önemli yararıdır.
Sonuç olarak kadında kanalların bağlanması, bir daha çocuk istemeyenler için dönüşü olmayan ancak uygun bir seçimle iyi bir gebelikten korunma seçeneğidir.
İstenmeyen gebeliklerle karşılaşmamanız dileğiyle

YORUM YAZ