Çolakoğlu'nun düşü...

  • 0
  • 1.091
Yazı Boyutu:

Geçtiğimiz günlerde Hilton Oteli çok önemli bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. 

Kadın Meclis Üyeleri Derneği’nin (KAMED) 'Yağmur Çocuklar' projesinin ikinci halkası olan 'Beceri Şöleni 2' gecesinde İzmir'in önde gelen 17 kadını hepsi birer masal kahramanı oldu ve otistik çocuklarla podyumda yürüdü. Podyumda yürüyen 18’nci kişi ise EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar'dı. Siyah simokin giyen Yorgancılar’ın bir prensesle podyumda yürüdüğü geceden elde edilen gelir otistik çocukların eğitimi için bağışlandığı gece tek kelimeyle nefis ti…

“Düş Peşindeyim, Düş Peşime” sloganı ile yapılan gecede Rapunzel, Cinderalla, Esmeralda, Yasmin ve daha pek çok masal kahramanının kostümleri, Uğurhan Akdeniz’in koreografisiyle podyumda yürüyen kadınlar ilginç bir projeyle otizme dikkat çekerken, otistik çocukların eğitimine de katkıda bulunulmuş oldular. Kıyafetleriyle, sunumuyla, Mon Jardin Ali Deniz ve ekibinin dekoruyla her şey çok güzeldi ve beni çok etkiledi.
KAMED Başkanı Ayşe Akın’ı ve ekibine teşekkürler…
 
Ama beni çoketkileyen farklı bir şey daha vardı…
Her zaman sevdiğim, saygı duyduğum, İZKA Kalkınma Kurulu Başkanı sevgili Kemal Çolakoğlu’nun düşü beni daha fazla etkilemişti, düşlerimle çok örtüşüyordu.
Program sonrası özel bir davette karşılaşınca isteğimi ertesi güne kaydırmama gerek kalmadı ve teknolojinin nimetiyle 5 dakika geçmeden benim elektronik posta adresime geldi düşü…
Önce sayın Çolakoğlu’nun düşünü haberin içersinde kullanayım diye düşündüm daha sonra da tümünü burada aktarmanın daha uygun olacağı kanısına vardım.
Buyrun beni de çok duygulandıran Çolakoğlu’nun düşünü:

Sevgili dostlarım

Yaş Kemale  erince sanırız ki düş kurmak bitmiş, sadece ve sadece yaşamak bizlere kalmış.
Oysa düşlerimizdir bizi yaşatan içimizi umut  tomurcukları ile  kaplayan yaz güneşi gibi ısıtan

Düş kurarız vardığımız her basamakta
Bir sonraki basamağa varmanın heyecanı ile kimi için küçücük  bir basamak, kimi   için ise daha yüksekte olmanın hazzıdır bu.
 
Ben, bu güne kadar düş kurmaktan hiç vazgeçmedim
Kurduğum düşleri paylaşmaktan hiç utanmadım
Düşlerimin arkasından koşmaktan hiç yorulmadım.

Yine bu gece, burada, sizlerle düşlerimi paylaşmak istiyorum:
 
BİR DÜŞ PEŞİNDEYİM,
Kocaman ülkemdeki tüm insanların  hiç bir ayrım duvarı arkasına düşmeden kendi ırkı, kendi inanışı, kendi kültürü ile var olduğu bir yaşam sürdüğü,
 
Bir düş peşindeyim ,
Eğitimde , adalette , sağlıkta insan olmanın tüm  temel ihtiyaçlarında  hiç bir ayrı-gayrı olmayan
 
Bir düş peşindeyim ,
Herkesin birbirini dinlemeyi, dinlediğini anlamayı anladığını  beğenmese de saygı göstermeyi bildiği
 
Bir düş peşindeyim,
Herkesin   en azından okur-yazar olduğu
Okuğunu anladığı
Anladığını yazdığı
Ne okumaktan
Ne de yazmaktan korkmadığı
Okumanın – yazmanın işe yaradığı
 
Bir düş peşindeyim,
Gençlerimin, delikanlılarımın, güzel kızlarımın heba olmadan okuduğu-öğrendiği, öğrendiği ile ürettiği, ürettiği ile büyüttüğü
 
Bir düş peşindeyim,
Yazgıları  farklı olsa da yaşamda sahip olduğu  haklarda hiç bir farka maruz kalmayan çocuklarımın yaşadığı
Bu  düşümün adını mı merak ettiniz söyleyeyim:
 
TÜRKİYE....
 
Hepimizin farklı rolleri var bu  ülkede
Bu roller
Kimi  zaman eğitimle ,
Kimi  zaman meslekle ,
Kimi  zaman ise tabiatın bize verdikleri veya veremedikleri ile çizilen
Çocuklarımız var
Dünyaları otizm denen
Sağlık sorunları ile şekillenmiş
Ama bu şekillenme  değiştirilemez  değil.
Onlar yaşam  puzzle’nın   birer parçaları
Onlar  tahtırevanın  iki  uçunda   oturan yağmur çocuklar.
Birinin sakinliğine, diğerinin heyecanı
Birinin  mantığına, diğerinin   duygusallığı
Denge de  tutuyor  dünyamızı
Ben bu gece bir başka düşün peşindeyim
Bu çocukların yazgısını
İlgi ile, sevgi ile değiştirecek
Onları anlayarak , sevecek
Sahip  oldukları  yetenekleri
Sevgi   dolu  yürekleri  ile   ortaya  dökebilecek
Her otistik   çocuğumuzu  kendi  evladı  gibi sevebilecek
Bir toplumun düşünü kuruyorum  bu akşam
Madem  hepimiz bu akşam   buradayız
Demek ki aynı  düşü  kuruyoruz
Öyleyse ne  duruyoruz
Yolun nereye vardığına değil ,
"peşine düşülecek  düşün  peşine  düşün"
 Unutmayın ki , sevgi ve inançla çıkılan yol elbet birgün istenilen  yaşam  tarzı ve  anlayışın kök  saldığı , yağmur çocuklarımızla beraber bir  yaşam  motifinin çizildiği topluma varacaktır.

Vazgeçmek , umutsuz olmak değil,  sonuna kadar gitmek bize yakışır......
Kemal ÇOLAKOĞLU
21.şubat.2013
 

YORUM YAZ