Menajer sanatçısını vezir de eder, rezil de…

Menajer’in ne işe yaradığını bilmeyen yoktur zannediyorum ama yine de Menajer’in buradaki kelimesel anlamanın şarkıcıların, oyuncuların iş trafiği başta bir çok işlerini yöneten kişi olduğunu söyleyebilirim….

Menajer erkek de olabilir kadın da…

Menajer işi biliyorsa öncelikle sanatçısının haberlerini yapan, yapacak gazetecilerin sanatçısının en güzel fotoğrafını çekebilmesine olanak tanır. Konser çekimlerinde kimin getirdiğini bilemediğim kural 3 şarkıdır. Solistin sahneye, izleyene, fotoğraflarını çeken gazetecilere ısınması için süre gerekir. Solist akıllıysa, menajeri akıllıysa şarkı sınırı koymaz.

Akıl var mantık var, kocaman kolonların önünde kulakları sağır edecek kadar yüksek bir ses önünde, sanatçıyı izleme meraklısı gazeteci tanımıyorum.

40 yılı aşan mesleki yaşamımda hedeflediğim fotoğrafı çektiğim an beni kimse sahne önünde tutamaz…

Peki, ya solistin menajeri işi çok iyi biliyorsa???

İşte o zaman yandığımız gün oluyor…

Geçtiğimiz haftalarda Kuşadası Altın Güvercin Beste Yarışması, Kuşadası’nın kurtuluşunu da  kapsayınca daha bir görkemli bir hâl aldı ve kentin çeşitli bölgelerinde düzenlenen ve Işın Karaca, Zeynep Bastık, Melek Mosso’nun yanı sıra akustik caz grubu Flapper Swing‘in de sahne aldığı konserlerle Pandemiden bunalan insanlara keyifli akşamlar yaşatıldı…

Festival süresince gazeteciler açısından da dört dörtlük giden etkinlik halk konserlerinin birinde, adını anmak bile istemediğim, sahne alanlar arasında adını geçirmediğim bir solistin menajeri sayesinde iş oldukça sıkıntılı bir hal aldı, hatta biz gazetecileri güvenlik görevlileriyle karşı karşıya bile getirdi. Çünkü  muhteşem donanımlı, işini en iyi bilen menajer gazetecilere 1 şarkılık sınır getirmiş, bizler de bilgilendirilmediğimiz için güvenlik görevlileriyle karşı karşıya geldik. Menejer tarafından güvenliğe 1 şarkılık fotoğraf izni verdiğini öğrendiğimde ise sinir katsayım artmış, bana yakışanı yaparak protesto etmiş, belediyenin onca çabasına gölge düşürmeme adına tartışmaya bile girmeden arkamı dönüp gitmiş, haberi de oldukça komik bir şekilde kullanmıştım…

Sahne öncesi yoğun bir sezon geçiren ve aşırı yorulduğunu açıklayan solistinin basın mensuplarıyla röportajının da seyirciler tarafından görülmemesi için Altın Güvercin Panosu’nu geriye çevirtmesindeki bilgi yoğunluğunu anmamaktan aciz kalmıştık. Her halde konser izlemeye gelen ve aportta bekleyen seyircinin sanatçısına hücum etme endişesi mi, yoksa korku mu? (neden ve kimden se?) veya işi çok biliyor olması mı bilemedim ama bildiğim bir şey var ki:

Menajer neylerse sanatçısına eyler ve “sanatçısını vezir de eder rezil de…”

Saygılarımla…